14 Mayıs 2014 Çarşamba

BİR KÖMÜR AYDINLIK KALIYOR BEYAZ BİR GÖMLEĞİN YANINDA

              BİR KÖMÜR AYDINLIK KALIYOR BEYAZ BİR GÖMLEĞİN YANINDA

     SOMA sadece dört harf mi? Altında kaç tane hane yatıyor oysa ki! Bir kasket ve aydınlattığı onca karanlık, bir kasket ve kararmayı göze almış bir beden, bir kasket ve ekmek götürdüğü sıcak bir yuva, bir kasket ve altından terler akana kadar süren bir çaba... Ne için?
     Hangisi daha onurlu? Çizmelerine sürülmüş karanlığı sedyeye değdirmemeyi düşünecek masumiyet ve el değmemiş yürek mi? Yoksa beyaz gömleğine bir damla karanlık değdirmeyecek kadar uzak duran mı?
     Karanlık her zaman kötü değildir. Bazen gözlerdeki sıcaklık siyahtır, beyazın olamayacağı kadar masum ve gerçektir. bu yüzden daha üstündür kara bir kasket, beyaz bir gömlekten. Daha cömerttir yüreği, daha bir gerçektir.
     Şimdi çağırıyorlar, kardeşin diyorlar bir yığın toprağın altında. Kardeşim diyorum, altında ezildiği sadece toprak mı acaba, ciğerlerine dolan sadece havanın zehri mi? İhmalkarlık denilen bir kelime doğuyor bir köşede ve büyüyor doğduğu gibi, eziyor kardeşimi ve zehir katıyor havanın demlediği ciğerlere. şimdi soruyorum toprak mı ezdi, havanın zehri mi yayıldı vücutlara? Derin bir sessizlik kaplıyor karanlığı... Kimse diyemiyor ne toprak ne hava...
     Birileri isimler okuyor, her kelime tonlarca ağırlıkta. Ya adını duyarsam korkusu çığ gibi büyüyor. Adın duyuluyor semada, o tonlarca ağırlık biniyor yüreğime ve kasket kararıyor bir anda. Bir kasketin altında sadece taşıyan beden yok ki. Bir aile var, bir çocuk var babasını bekleyen, bir eş var hayat arkadaşını gözleyen. Oysa ışığı sönüyor kasketin. Çocuklar daha bir beklemekli oluyor hayatta. Her zaman bekliyorlar. Bir gün kasketin ışığı tekrar yanacak ve karanlık bir kez daha aydınlanacak, diyorlar. Ellerinde alın teriyle ısınmış bir kasketin sıcağı, soğumasın diye düşürmüyorlar ellerinden. Sahi mümkün mü aynı sıcaklığı korumak?
     Ne derseniz diyin, ne yaparsanız yapın; o kasket soğuduğunda kim ısıtacak bu çocukların yüreğini? İhmalkarlık sahipleri midelerini daha bir doldurabilecek mi para çuvallarıyla? Bu çocukların soğuk hayalleri dondurmayacak mı bedenlerini?
     Günler daha bir karanlık, daha bir soğuk artık! Beyaz gömlekleriniz yüreğinizde donmuş kanın siyahıyla bulandı artık. Bir kömür aydınlık kalıyor beyaz bir gömleğin yanında!

Tuğçe AKDEMİR
14.05.2014